Hakkımda

İstanbul’da doğup büyüdüm.

Liseyi Şişli Kurtuluş Lisesi’nde okudum.

Şekil aldığımız, kimlik kazandığımız zamanlar olan ergenlik yıllarını Kurtuluş gibi kozmopolit, farklı halkların bir arada yaşadığı, İstanbul’un çok da eski semtlerinden birinde geçirmiş olmayı büyük şans addediyorum. Camiyle kilisenin yan yana olduğu, hoşgörünün, kardeşçe yaşamanın, birin ve bütünün parçası olduğumuz gerçeğinin çok güzel bir hatırlatıcısıdır Kurtuluş.

Liseden mezun olduğum yıl, o zamanki hedefim olan ‘İstanbul Üniversitesi Kimya Mühendisliği’ni kazandım. Güzel bir dört yılın ardından yüksek bir notla mezun olmama rağmen, toplamda kısa diyebileceğimiz bir süre kimya mühendisi olarak çalıştım.

Yüksek lisans yılları yorucuydu. Çünkü gündüzleri çalışıyor, akşamları okuyordum. Gün boyu bilgisayarda yorulmuş bir zihinle, akşamın geç vakitleri ders dinliyor, ödevlerimi sunuyor, günlerin verimli geçmesi için elimden geleni yapıyordum.

Ayrıca yüksek lisans benim için çok kadersel bir şekilde suyun yön değiştirdiği, akması gereken tarafa yönlendiği zaman dilimi oldu. Marketing dersimin ilk günü pazarlamaya, marka yönetimine gönlümü kaptırdım. İlk görüşte aşk oldu yani 🙂 Marka yönetimine dair yeteneklerimi keşfederek, mesleki anlamda bunun için doğduğumu, yolumun bu olduğunu fark ederek planlarımı değiştirdim.

Olması gereken oldu, su aktı yolunu buldu esasen.

Yeni planlarla birlikte pazarlama doktorası geldi. Bu da hayatımdaki en doğru, en yüzümü güldüren kararlarımdan biri oldu. Şimdi tez aşamasındayım, marka deneyimi ve marka aşkı çerçevesinde bir tez benimkisi.

Ayrıca Marka İletişimi eğitimi aldım, o da çok keyifli bir 2 yıl oldu benim için.

Bu arada yüksek öğrenim hayatımda oldukça ilginç sayılabilecek bir gerçek var. Genellikle duyanın şaşırdığı ve gülümsediği bir şeydir bu 🙂 Ne lisans, ne yüksek lisans, ne de doktora ders döneminde hiçbir gün olsun devamsızlık yapmadım 🙂 Evet, bir gün bile !

Öğrenim hayatıma da, hayatımdaki diğer her şeye olduğu gibi çok özen gösterdim çünkü. Yine de bir miktar abartmış olabilirim 🙂

Tüm bunların dışında müziği çok severim. Halihazırda keman ve piyanoda ilerliyorum.

Kitaplara aşığım. 4 yaşımdan beri okuyorum. Ortalarda görünmüyorsam, mutlaka bir kitapçıdayımdır.

Bilgiyi kendime saklamam hiç. Hele de bir bilgiden gerçek anlamda fayda elde etmişsem, onu yaymanın bir yolunu mutlaka arar, bulurum. Bu site de bir yol olarak açılmış bulunuyor.

Bugünün pazarlama çerçevesine, bakış açılarına, marka yönetimindeki güncel anlayışlara dair konuşalım, çokça paylaşalım isterim bu platformda.

Sevgilerimle,

Burçak Kayış